1. -i Her yanını örtmek, istila etmek
"Her tarafı sessizlik kaplamış, ovalar, biten bir günün hüznü içinde susmuştu." - H. S. Tanrıöver
2. Çepeçevre sarmak, kuşatmak
"Evlerin bir tarafını yol, üç tarafını da yine çam ormanları kaplar." - S. F. Abasıyanık
3. nsz Bir kabın, bir kılıfın, bir örtünün içine almak
"Yorgan kaplamak."4. Yayılıp doldurmak, etkisinde bırakmak
5. Bir yüzeyi döşemek, başka bir nesne ile örtmek
"Dudaklarının üstünü kaplayan muntazam kesilmiş sert ve koyu siyah bıyıkları..." - A. Ş. Hisar
6. Kaplama adı verilen ince ağaç levhaları, değişik yöntemlerle hazırlanmış yüzeylere yapıştırmak
7. Bir madeni bir başka madenle kimyasal bir yöntemle örtmek
8. mecaz Bir kimsenin veya bir şeyin nitelikleri herkesçe bilinir olmak
"Ünü cihanı kapladı."9. mecaz Doldurmak
"İçini sevinç kapladı."10. mecaz Doldurmak
"Bulutlu düşünceler dimağını kapladığı sırada uzun siyah kirpikleri arasından iki şimşek çaktı." - A. H. Müftüoğlu
Diğer Kelimeler:
ifritleşme,
tezgahı kurmak,
oynamak,
müzakere etmek (veya yapmak),
turnaayağı,
terbiyeli köfte,
muharrer,
ıklamak,
in cin top oynamak,
tornalama,
kargaşacı,
dertleniş,
dinsiz,
zuhur etmek,
cevahircilik,
Henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu yapan Sen olabilirsin!