1. isim Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı
"Bu camiler, bu çeşmeler, bu köprüler rastgele yapılmadı." - O. S. Orhon
2. mecaz İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey
"Annesinin yalnız onunla değil hiç kimseyle bir köprüsü yoktu." - M. Mungan
3. denizcilik Geminin önünü iyice görecek bir yükseklikte, sancaktan iskeleye kadar kurulan kumanda yeri
4. spor Güreşte omuzları yere değdirmemek için ayakları ve alnı yere dayayıp beli yukarı kaldırarak alınan durum, güreşçi köprüsü
5. spor Vücudun, sırt yere dönük olarak el, baş veya diz yere dayanarak yay biçimi aldığı durumu
6. tıp (***) Olmayan dişlerin yerini tutmak veya takma dişleri ağızdaki dişlere sağlam tutturmak amacıyla yapılan diş protezi
Diğer Kelimeler:
kuru iftira,
çok seslilik,
basketçi,
satıp savmak,
melas,
akaryakıt,
iğne oyası,
tutuya bırakmak (veya koymak),
sağalma,
tasdikleme,
mönü,
ay yıldız,
hertz,
peri bacası,
kızmemesi,
Henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu yapan Sen olabilirsin!